Was heißt »Kind« auf Türkisch?

Das Substantiv »Kind« lässt sich wie folgt von Deutsch auf Türkisch übersetzen:

  • çocuk

Deutsch/Türkische Beispielübersetzungen

Egal, wie alt es ist, ein Kind ist ein Kind.

Kaç yaşında olduğu fark etmez, çocuk çocuktur.

Liebe kann man lernen. Und niemand lernt besser als Kinder. Wenn Kinder ohne Liebe aufwachsen, darf man sich nicht wundern, wenn sie selber lieblos werden.

Aşk öğrenilebilir. Ve kimse çocuklardan daha iyi öğrenemez. Çocuklar sevgisiz büyüyorsa, kendilerinin de sevgisiz olmalarına şaşırmamak gerekir.

Meine Tante hat drei Kinder.

Halamın üç çocuğu var.

Drei Kinder spielten im Park.

Üç çocuk parkta oynuyordu.

Er hat den Kindern von seinen Erlebnissen in Afrika erzählt.

Çocuklara Afrika maceralarını anlattı.

Einige Kinder schwimmen im Fluss.

Bazı çocuklar nehirde yüzüyor.

Haben Sie Kinder?

Çocuğun var mı?

Er starb und ließ seine geliebten Kinder zurück.

O öldü ve çok sevdiği çocuklarını geride bıraktı.

Es gibt keinen Grund, wie ein Kind zu heulen.

Çocuk gibi ağlamak için bir neden yok.

Das Kind war voller Neugier.

Bu çocuk çok meraklı.

Seid ehrgeizig, Kinder.

Hırslı olun çocuklar!

Wir sollten anfangen, Weihnachtsgeschenke für die Kinder zu besorgen.

Biz çocuklar için noel hediyesi almaya başlamalıyız.

Ich bin ein kleines Kind.

Ben küçük bir çocuğum.

Sie liebt ihre Kinder.

O, çocuklarını sever.

Meine Tante hatte drei Kinder.

Teyzemin üç çocuğu vardı.

Jetzt haben sie drei Kinder.

Artık üç çocukları var.

Wir sollten das Problem aus der Sicht eines Kindes betrachten.

Problemi bir çocuğun bakış açısıyla düşünmeliyiz.

Ich war ein Kind, ich erinnere mich, meine Mutter schaukelte mich in der Wiege.

Çocuktum, hatırlıyorum, annem beni beşikte sallıyordu.

Alle Kinder erhielten ein Geschenk.

Her çocuğa bir hediye verildi.

Er hat zehn Kinder.

O on çocuğa sahiptir.

Onun on tane çocuğu var.

Betrunkene und Kinder sagen die Wahrheit.

Sarhoşlar ve çocuklar doğruyu söylerler.

Sie hatten mehrere Kinder.

Birçok çocukları oldu.

Kinder und Betrunkene lügen nicht.

Çocuklar ve sarhoşlar yalan söylemez.

Das Kind grub ein Grab für das tote Tier.

Çocuk ölü hayvan için bir mezar kazdı.

Finnisch ist die Muttersprache meiner Kinder.

Fince, çocuklarımın ana dilidir.

Wer passt auf die Kinder auf?

Çocuklara kim bakıyor?

Çocuklara kim bakar?

Seine Söhne sind unruhige Kinder.

Oğulların, huzursuz çocuklar.

Tom hat drei Kinder.

Tom'un üç çocuğu var.

Das Kind ist heute sehr unruhig.

Çocuk bugün çok huzursuz.

Diese Kinder haben niemanden, der sich um sie kümmert.

O çocukların kendilerine bakacak kimsesi yok.

Meine Kinder sind für mich keine Belastung.

Çocuklarım benim için bir yük değil.

Er hat elf Kinder.

Onun on bir tane çocuğu var.

Das Kind, dessen Spielzeug ich suche, ist mein Sohn.

Oyuncağını aradığım çocuk benim oğlum.

Als ich ein kleines Kind war, habe ich mich vor nichts gefürchtet.

Küçük bir çocukken hiçbir şeyden korkmazdım.

Tom ist kein Kind.

Tom, bir çocuk değil.

Tom und Maria haben keine Kinder.

Tom ve Mary'nin hiç çocukları yok.

Maria ist ein wirklich intelligentes Kind.

Mary gerçekten zeki bir çocuk.

Für Kinder unzugänglich aufbewahren!

Çocuklardan uzak tutunuz.

Außer Reichweite von Kindern aufbewahren!

Çocukların ulaşamayacağı yerde saklayınız!

Çocukların ulaşamayacağı yerde muhafaza ediniz!

Die Kinder spielten mit Magneten.

Çocuklar mıknatıslarla oynadılar.

Ist das kleine Kind heimgekommen?

Küçük çocuk eve gelmiş mi?

Ich bin ein Kind.

Ben bir çocuğum.

Die Kinder räumen das Kinderzimmer auf.

Çocuklar çocuk odasını toparlıyorlar.

Du bist erst ein Kind.

Sen sadece bir çocuksun.

Sie sind Kinder.

Onlar çocuktur.

Sie sind noch Kinder.

Onlar daha çocuk.

Tom war immer ein stilles Kind.

Tom her zaman sakin bir çocuktu.

Die Kinder hüpfen auf dem Trampolin.

Çocuklar trambolinde zıplıyorlar.

Çocuklar trambolinde hopluyorlar.

Die Kinder haben gesagt, dass du hier bist.

Çocuklar, senin burada olduğunu söyledi.

Das haben sie uns als Kinder beigebracht.

Bunu bize çocukluğumuzda öğretmişlerdi.

Willst du dein Kind nicht sehen?

Çocuğunu görmek istemiyor musun?

Die Kinder weinen schon wieder.

Çocuklar tekrar ağlıyor.

Meine Kinder sind sehr ungezogen.

Çocuklarım çok yaramaz.

Ich habe eine Frau und drei Kinder.

Bir karım ve üç çocuğum var.

Wir haben drei Kinder.

Üç çocuğumuz var.

Bizim üç çocuğumuz var.

Tom wollte nur, dass Mary ihm etwas mehr mit den Kindern hilft.

Tom sadece Mary'nin çocuklarda ona biraz daha yardım etmesini istedi.

Tom sollte sich besser um seine Kinder kümmern.

Tom çocuklarına daha iyi bakmalı.

Ich bin kein kleines Kind mehr.

Artık küçük bir çocuk değilim.

Als Kinder sind wir immer seilgesprungen.

Çocukken hep ip atlardık.

Früher spielten die Kinder noch Seilspringen.

Eskiden çocuklar ip atlardı.

Auf der Straße sind Kinder, die schnurspringen.

Sokakta ip atlayan çocuklar var.

Pass gut auf meine Kinder auf, Maria!

Çocuklarıma iyi bak, Mary.

Kinder sind ungeduldig und unruhig.

Çocuklar, sabırsız ve kaygılılar.

Vielleicht hat Tom keine Kinder.

Belki Tom'un çocukları yoktur.

Tom behandelte Maria wie ein Kind.

Tom Mary'ye bir çocuk gibi davrandı.

Ich wollte schon immer ein Kind haben.

Her zaman bir çocuk istedim.

Wir sind keine Kinder.

Biz çocuk değiliz.

Meine Kinder sprechen noch kein Französisch.

Çocuklarım henüz Fransızca konuşmuyor.

Tom hat zwei Kinder.

Tom'un iki çocuğu var.

Meine Vermutung ist dahingehend, dass das erste Kind deiner Tochter ein Mädchen sein wird.

Kızının ilk bebeğinin kız olacağı yönünde tahminim var.

Das Kind war satt.

Çocuk toktu.

Tom behandelt mich wie ein Kind.

Tom bana bir çocuk gibi davranıyor.

Für Maria und die Kinder nimmt sich Tom trotz seiner sehr fordernden Arbeit immer Zeit.

Artan işine rağmen, Tom' un çocuklar ve Maria için her zaman vakti vardır.

Auf der Welt werden jede Sekunde vier Kinder geboren.

Dünya üzerinde her saniyede dört çocuk doğuyor.

Etwa 360 000 Kinder werden jeden Tag geboren, etwa 152 000 Menschen aber sterben.

Her gün yaklaşık 360 000 çocuk doğuyor, buna karşın 152 000 insan ölüyor.

Tom hat sechs Kinder.

Tom'un altı çocuğu var.

Maria hat sechs Kinder: drei Jungs und drei Mädchen.

Mary'nin altı çocuğu var, üçü erkek ve üçü kız.

Toms Kinder sind krank.

Tom'un çocukları hasta.

Das Kind fing beim Anblick des Hundes an zu weinen.

Çocuk köpeği gördüğünde ağlamaya başladı.

Du bist verheiratet und hast zwei Kinder.

Evlisin ve iki çocuğun var.

Selbst ein zweijähriges Kind kann ein Telefon benutzen.

İki yaşındaki bir çocuk bile telefon kullanabilir.

Wer Kinder hat, hat auch Segen.

Çocukları olan kutsanmıştır da.

Her kimin çocukları varsa, o kişi aynı zamanda kutsanmıştır.

Ich habe jedem Kind drei Bonbons gegeben.

Her çocuğa üç bonbon şekeri verdim.

Die Kinder wollten spielen.

Çocuklar oynamak istedi.

Weißt du, wo deine Kinder sind?

Çocuklarının nerede olduğunu biliyor musun?

Tom und Maria hatten drei Kinder.

Tom ve Mary'nin üç çocuğu vardı.

Kinder lesen keine Bücher mehr.

Çocuklar artık kitap okumuyorlar.

Der Kopf des Kindes war zwischen den eisernen Gitterstäben eingeklemmt.

Çocuğun kafası demir parmaklıkların arasına sıkışmıştı.

Tom und Maria sind noch Kinder.

Tom ve Mary hâlâ sadece çocuk.

Das Kind hatte Fieber.

Çocuk ateşlendi.

Hört auf das Kind zu bedrängen, ihr führt euch alle auf wie ein Englischprofessor.

Bırakın çocuğa yüklenmeyi, hepiniz İngilizce profesörü gibi davranıyorsunuz.

Ein Kind spiegelt das, was es erlebt.

Çocuk, yaşadiğini yansıtır.

Der Hodscha ist in der Welt herumgekommen und trotzdem Kind geblieben.

Hoca dünyayı gezdi yine de çocuk kaldı.

Tom hinterließ eine Witwe und fünf Kinder.

Tom arkasında bir dul ve beş çocuk bıraktı.

Die Kinder sahen nichts.

Çocuklar bir şey görmediler.

Alle Kinder lieben laufen und springen.

Bütün çocuklar koşmayı ve zıplamayı seviyorlar.

Meine Kinder sitzen am Tisch.

Çocuklarım masada oturuyor.

Als ich dich sah, habe ich mich gefreut wie ein Kind.

Seni görünce çocuk gibi sevindim.

Was lesen die Kinder jetzt?

Çocuklar şimdi ne okuyor?

Zwei Dinge sollten Kinder von ihren Eltern bekommen: Wurzeln und Flügel!

Anne ve babanın çocuklarına vermesi gereken iki şey: Kökler ve kanatlar!

Synonyme

Quäl­geist:
baş belası (baş belâsı)
Wurm:
kurt
solucan
zavallı

Antonyme

El­tern:
ana baba
ebeveyn
Ju­gend­li­cher:
delikanlı
genç

Türkische Beispielsätze

  • Tony, çok uzun boylu bir çocuk.

  • O zeki bir çocuk.

  • Onun için çocuk oyuncağı.

  • Tek çocuk musun?

  • Tom ve Mary çocuk gibi davrandılar.

  • Ben her zaman bir çocuk kitabı yazmak istedim.

  • Tom güçlü bir çocuk.

  • Ne zaman dünyayı bir çocuk gibi görebilmeyi unuttuk?

  • Ne zamanki bir yerlerde bir çocuk akıllı bir telefonun önünde oturuyorsa, o zaman bir yerlerde ağacın bir dalında bir macera ölür.

  • Çocuk, çocuk arabasından düşüyor.

  • Bilgeliğin başı ağarmış birinin ki gibi olabilir, ama gönlün hep masum bir çocuk gibi olsun.

  • Giderek daha fazla aile sadece bir çocuk istiyor.

Übergeordnete Begriffe

Mensch:
insan
kişi

Untergeordnete Begriffe

Bub:
oğlan
Jun­ge:
oğlan
Mäd­chen:
hizmetçi
hizmetçi kız
kız
Sohn:
oğul
Toch­ter:
kız
kız evlat
Wun­der­kind:
dahi çocuk (dâhi çocuk)

Kind übersetzt in weiteren Sprachen:

Quellen:
  1. [Übersetzungen] Wiktionary-Autoren: Kind. In: Wiktionary – Das freie Wörterbuch, 2023, [online] de.wiktionary.org, CC BY-SA 3.0
  2. [Synonyme] OpenThesaurus-User: Kind. In: OpenThesaurus – Das freie Wörterbuch für Synonyme, 2023, [online] openthesaurus.de, CC BY-SA 4.0
  3. [Beispielübersetzungen] User-generated content: Satz Nr. 406966, 2172060, 138818, 342024, 362225, 367025, 370331, 414679, 562341, 644527, 656949, 684727, 773898, 816680, 884571, 918734, 931343, 1039564, 1219007, 1343950, 1454508, 1521309, 1639417, 1710010, 1713217, 1811795, 1911179, 1944595, 2063224, 2081994, 2147580, 2229934, 2410980, 2527845, 2577477, 2633434, 2929957, 2976246, 2976255, 3133331, 3160026, 3321292, 3327094, 3336323, 3579724, 3579727, 3626070, 3641578, 3699226, 3701942, 3712562, 3760347, 3766302, 3817857, 3817859, 3817864, 3832908, 3859169, 3929612, 3929618, 3929629, 4033057, 4085440, 4105129, 4105137, 4105143, 4105265, 4243660, 4332303, 4380704, 4384721, 4471470, 4561713, 4562051, 4562060, 4685231, 4685266, 4685270, 4697691, 4748728, 4897356, 4992332, 5009479, 5023530, 5206093, 5233757, 5299659, 5337455, 5351324, 5382465, 5398317, 5653905, 5782833, 5950657, 5962723, 5962728, 5984013, 6172361, 6331996, 6377939, 1233525, 1258844, 1504893, 2716632, 3715269, 5012270, 5148324, 6363702, 6704112, 6776881, 7664187 & 11248538. In: tatoeba.org, CC BY 2.0 FR