Was heißt »Fisch« auf Türkisch?

Deutsch/Türkische Beispielübersetzungen

Luft ist für den Menschen, was Wasser für den Fisch ist.

Balık için su neyse insan için de hava odur.

Dieser Fisch ist nicht giftig.

Bu balık zehirli değildir.

Sie verkaufen Fisch und Fleisch.

Onlar balık ve et satıyorlar.

Der See ist voller Fische.

Göl balık dolu.

Denkst du, dass Fische hören können?

Balıkların duyabildiğini mi düşünüyorsun?

Einem gekochten Fisch wird das Wasser nicht mehr helfen.

Bir pişmiş balık için su artık işe yaramaz.

Ich hätte gerne Fisch.

Balık istiyorum.

Der Fisch, den man nicht fängt, ist immer groß.

Kaçan balık büyük olur.

Der Hund fraß den Fisch, Gräten, Schwanz, alles.

Köpek balığı, kemikleri, kuyruğu ve hepsini yedi.

Haie fressen Fische.

Köpekbalıkları balık yer.

Der alte Mann fing einen großen Fisch.

Yaşlı adam büyük bir balık yakaladı.

Bringen Sie den gefrorenen Fisch her!

Buraya dondurulmuş balık getir.

Wir müssen die Fische, die wir für den Winter aufbewahren wollen, salzen oder trocknen.

Kışa saklamak istediğimiz balıkları tuzlamalı ya da kurutmalıyız.

Kışa kadar muhafaza etmek istediğimiz balıkları tuzlamalı ya da kurutmalıyız.

Wir brauchen Fisch und Fleisch.

Et ve balığa ihtiyacımız var.

Woher weißt du, dass ich diesen Fisch mag?

Bu balığı sevdiğimi nereden biliyorsun?

Sie mag keinen Fisch.

O balık sevmiyor.

Du küsst wie ein Fisch.

Sen bir balık gibi öpüyorsun.

Bei dem Fisch schmeckt man das Meer heraus.

Balıklarla birlikte denizin tadına varabilirsiniz.

Welche Farbe hat dieser Fisch?

Bu balığın rengi nedir?

Antonyme

Fleisch:

et

Türkische Beispielsätze

Übergeordnete Begriffe

Le­bens­mit­tel:

gıda maddesi

Le­be­we­sen:

canlı

canlı varlık

Spei­se:

yemek

Stern­bild:

takımyıldız

Tier:

hayvan

Tier­kreis­zei­chen:

burç

yıldız falı

Untergeordnete Begriffe

Aal:

torpido

torpil

yılan balığı

yılanbalığı

Barsch:

levrek

Del­fin:

yunus

Flun­der:

pisi balığı

Fo­rel­le:

alabalık

Gold­fisch:

akvaryum balığı

Japon balığı

süs balığı

Hai:

köpek balığı

Hecht:

turna balığı

He­ring:

ringası

Ka­bel­jau:

atlantik morinası

Karp­fen:

adi pullu

sazan

Ku­gel­fisch:

balon balığı

Ma­k­re­le:

uskumuru

Mo­rä­ne:

buzultaş

Na­se:

burun

kababurun balığı

Saib­ling:

alp alabalığı

Sar­del­le:

hamsi

Sar­di­ne:

sardalya

Schell­fisch:

mezgit

Schnei­der:

terzi

Schol­le:

yaldızlı pisi balığı

Schwert­fisch:

kılıç balığı

Stör:

mersin balığı

Thun­fisch:

orkinoz

ton

ton balığı

tonbalığı

Wels:

yayın balığı

Zan­der:

sudak