Was heißt »für« auf Türkisch?

Die Präposition »für« lässt sich wie folgt von Deutsch auf Türkisch übersetzen:

  • için

Deutsch/Türkische Beispielübersetzungen

Luft ist für den Menschen, was Wasser für den Fisch ist.

Balık için su neyse insan için de hava odur.

Das ist ein kleiner Schritt für den Menschen, aber ein riesiger Sprung für die Menschheit.

Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır.

Die Kreativität ist ein wichtiger Aspekt für die Entwicklung des Menschen.

Yaratıcılık insan gelişimi için önemli bir yöndür.

Ich ziehe es vor, eine Lösung für Probleme zu suchen und sie nicht nur anzuprangern.

Ben problemleri çözmeyi tercih ederim , sadece onlara rapor vermeyi değil.

Ich hätte gerne Batterien für dieses Gerät.

Bu cihaz için pilleri istiyorum.

Maria interessiert sich für Politik.

Mary politika ile ilgilenir.

Hältst du mich für einen Idioten?

Beni aptal mı sanıyorsun?

Ich bin für diesen Fehler verantwortlich.

Hatadan ben sorumluyum.

Susan hat ein Kleid für Jill gemacht.

Susan, Jill için bir elbise yaptı.

Das muss hart für dich sein.

Senin için zor olmalı.

Ich habe es für 10 Dollar gekauft.

Onu on dolara aldım.

Ich habe diesen Kugelschreiber für 2 Dollar gekauft.

Bu tükenmez kalemi iki dolara satın aldım.

Er ist der Beste für dieses Projekt.

O, bu proje için en iyisidir.

Sie ist für mich unersetzbar.

O, benim için değiştirilemez.

Bist du für den Krieg oder dagegen?

Savaştan taraf mısın, yoksa karşı mısın?

Englisch ist nicht einfach für mich.

İngilizce benim için kolay değil.

Es war eine sehr gute Erfahrung für ihn.

O, onun için çok iyi bir deneyim oldu.

Ich habe diese Kamera für 35000 Yen gekauft.

Bu kamerayı 35,000 yene aldım.

Bu kamerayı 35,000 yene satın aldım.

Er arbeitete für einen reichen Mann.

O, zengin bir adam için çalıştı.

Werbung ist die Kunst, Leute zu überzeugen, Geld auszugeben, das sie nicht haben, für etwas, das sie nicht brauchen.

Reklam, insanları ihtiyacı olmayan şeylere, sahip olmadıkları paraları harcamaya ikna etme sanatıdır.

Das ist nichts für mich.

Bu benim için hiçbir şey.

Er ist noch zu jung für diese Arbeit.

O, iş için hâlâ çok gençtir.

Was für ein Zufall!

Ne tesadüf!

Deine Kleidung ist unpassend für diesen Anlass.

Elbisen ortam için uygun değil.

Kıyafetin bu durum için uygun değil.

Ihre finanzielle Unterstützung ist für dieses Projekt von uns unentbehrlich.

Mali desteği, bu projemiz için vazgeçilmezdir.

Es war ein großer Schock für mich.

O benim için büyük bir şoktu.

Albert Einstein sagte einmal: „Esperanto ist die beste Lösung für die Idee einer internationalen Sprache.“

Albert Einstein vaktiyle 'Esperanto evrensel bir dil fikri için en iyi çözüm' demişti.

Ich habe sie für zehn Dollar verkauft.

Onu on dolara sattım.

Was für eine absurde Idee!

Ne saçma bir fikir!

Es ist schwer für mich, mit meinem kleinen Einkommen zu leben.

Bu küçük gelirle yaşamak benim için zor.

Haben Sie einen Tisch für fünf Personen?

Beş kişilik masanız var mı?

Dieses Buch ist für Studenten, deren Muttersprache nicht Japanisch ist.

Bu kitap ana dili Japonca olmayan öğrenciler için.

Es war zu schwierig für mich.

Bu benim için fazla zordu.

O benim için çok zordu.

Was für eine Schande!

Ne ayıp!

Zwölf Jahre ist alt für einen Hund.

On iki yıl bir köpek için yaşlıdır.

Die Wissenschaftler haben noch keine Heilung für Krebs gefunden.

Biliminsanları kanser için henüz çare bulamadılar.

Wir sollten anfangen, Weihnachtsgeschenke für die Kinder zu besorgen.

Biz çocuklar için noel hediyesi almaya başlamalıyız.

Dies ist eine völlig neue Erfahrung für mich.

Bu benim için tamamen yeni bir deneyim.

Ich werde hier für eine kurze Zeit bleiben.

Burada kısa bir süre için kalacağım.

Die Pläne für die Offensive waren geheim.

Saldırı planları gizliydi.

Ich bin bereit, alles für dich zu tun.

Senin için her şeyi yapmaya hazırım.

Alkohol ist schädlich für die Leber.

Alkol, karaciğere zararlıdır.

Sein Großvater ist für sein Alter noch sehr gesund.

Büyükbabası ilerlemiş yaşına rağmen oldukça sağlıklı.

Ich fliege diese Woche für ein Geschäftstreffen nach London.

Bu hafta bir iş görüşmesi için Londra'ya gidiyorum.

Danke für alles.

Her şey için teşekkürler.

Was für eine Sorte Vogel ist das?

Bu ne çeşit bir kuş?

Die Prüfung war zu schwer für mich.

Sınav benim için fazla zordu.

Sonnenenergie ist keine Gefahr für die Umwelt.

Güneş enerjisi çevreyi tehdit etmiyor.

Ich habe zehn Dollar für das Buch bezahlt.

Kitap için on dolar ödedim.

Das ist für den Eigengebrauch.

O benim kişisel kullanımım için.

Ich habe das für dich getan.

Bunu senin için yaptım.

Du hast so schönes Haar. Was für ein Shampoo benutzt du?

Çok güzel saçların var. Ne tarz bir şampuan kullanıyorsun?

Wir richteten für sie eine Abschiedsparty aus.

Onun için bir veda partisi düzenledik.

Das Problem war zu viel für mich.

Problem benim için çok fazlaydı.

Was ist das für ein Tier?

O, hangi hayvandır?

Danke für die Korrektur.

Düzeltme için teşekkürler.

Er hat das für Geld gemacht.

Para uğruna yaptı.

Ich schäle eine Orange für dich.

Senin için bir portakal soyuyorum.

Was für einen Browser benutzt du?

Hangi tarayıcıyı kullanıyorsun?

Es gibt keine Heilung für Liebesschmerz.

Aşk acısının tedavisi yoktur.

Es ist Zeit für mich zu gehen.

Gitme zamanım geldi.

Tu, was du für richtig hältst.

En iyi olduğunu düşündüğün şeyi yap.

Allerdings ist das nur etwas für gutaussehende Männer.

Kuşkusuz bu sadece yakışıklı erkekler için.

Was für eine Dummheit!

Ne aptallık!

Wer nicht für uns ist, ist gegen uns.

Her kim bizimle değilse, karşımızdadır.

Gibt es eine Heilung für Dummheit?

Aptallığın bir tedavisi var mı ?

Bereit für November?

Kasım için hazır mısın?

Hier ist mein Geheimnis. Es ist ganz einfach: man sieht nur mit dem Herzen gut. Das Wesentliche ist für die Augen unsichtbar.

Verecegim sir çok basit: insan ancak yüregiyle baktigi zaman dogruyu görebilir. Gerçegin mayasi gözle görülmez.

Was für ein Glück du hast!

Ne kadar şanslısın!

Er gibt viel Geld für Kleidung aus.

Kıyafet için çok para harcar.

Ich glaube, es ist Zeit für mich, den Fernseher auszumachen.

Sanırım TV'i kapatmamın zamanıdır.

Das Kind grub ein Grab für das tote Tier.

Çocuk ölü hayvan için bir mezar kazdı.

Das ist für einen Freund von mir.

O, benim bir arkadaşım için.

Dieser Text ist für Anfänger gedacht.

Bu metin yeni başlayanlar için amaçlanmıştır.

Dieser Stein ist für mich zu schwer zu bewegen.

Bu taş benim hareket ettiremeyeceğim kadar çok ağır.

Ich habe zwei Geschenke für Freunde.

Arkadaşlar için iki hediyem var.

Diese Schuhe sind ausreichend groß für mich.

Bu ayakkabılar benim için yeterince büyük.

Sie hielt mich für meinen Bruder.

O beni erkek kardeşim sandı.

Maßvolles Training ist gut für Ihre Gesundheit.

Ölçülü egzersiz sağlığınız için iyidir.

Ich hatte mein Lieblingskleid angezogen für das Fest.

Parti için en sevdiğim elbisemi giydim.

Was für eine prächtige Stadt!

Ne güzel bir şehir!

Danke für den Kuchen!

Pasta için teşekkürler.

Das hier ist ein nettes Plätzchen für ein Picknick.

Bu, piknik için güzel bir yer.

Der Laden ist für seine hohen Preise bekannt.

Mağaza yüksek fiyatlarıyla tanınır.

Was gibt es sonst noch für Sehenswürdigkeiten in der Stadt?

Şehrin gezip görülesi başka nereleri var?

Şehirde gezip görülecek başka nereler var?

Der Teufel trägt für jeden ein eigenes Gesicht. Es ist schwer, ihn zu erfassen.

Şeytanın herkes için şahsi bir yüzü vardır. Onu fark etmek zordur.

Es ist nicht typisch für dich, so etwas zu ihr zu sagen.

Ona öyle bir şey söylemen senin karakteristiğin değil.

Tom wollte für Maria etwas Nettes tun.

Tom Maria için hoş bir şey yapmak istedi.

Welche Bedeutung hat für dich die klassische Literatur?

Klasik edebiyat senin için ne kadar önemli?

Das ist die Art von Arbeit, für die ich geschaffen bin.

Ben bu iş için biçilmiş kaftanım.

Behalt es für dich!

Bunu bir sır olarak saklayın.

Ich habe keine Pläne für das Wochenende.

Hafta sonu için bir planım yok.

Es ist kein passendes Thema für eine Diskussion.

Tartışma için uygun bir başlık değil.

Er ist für den Rest seines Lebens ruiniert.

O hayatının geri kalanında mahvoldu.

Es ist für jeden dasselbe.

O, herkes için aynı.

Ich entschuldige mich bei Ihnen für die Unterbrechung.

Kesinti için sizden özür diliyorum.

Meine Kinder sind für mich keine Belastung.

Çocuklarım benim için bir yük değil.

Das war ein Schlag für uns.

O, bizim için bir darbeydi.

Heben wir uns das für eine andere Gelegenheit auf!

Başka bir durum için onu ayıralım.

Was für eine interessante Geschichte!

Ne ilginç bir hikaye!

Synonyme

im Zu­sam­men­hang mit:
ile/ila alakalı

Türkische Beispielsätze

  • Parayı sevdiği için bir bankerle evlenmek istiyor.

  • Evin yeri iyi, ama sorun benim büyük ailem için çok küçük olması.

  • Öğle yemeği için az zamanımız var.

  • Sonra, beni durdurmak için elini kaldırdı.

  • Yiyin ve için.

  • Bunun için şartlar uygun.

  • Maria hasta olduğu için bugünü yatakta geçirdi.

  • Kahvaltı için ekmek ve yumurtamız var.

  • Bu dava için 1000 avro teminata ihtiyacımız olduğunu lütfen unutmayın.

  • Bu uç Hilti için, normal matkaplara uymaz.

  • Bu saatte arayıp rahatsız ettiğim için özür dilerim.

  • Bu iş böyle pürüzsüzce gittiği için kendini şanslı say.

  • Veda bizim için zordu.

  • Bir İspanya gezisi için İspanyolca öğrenmem gerek.

  • Beni almak için aradı.

  • Forumda yeni başlık açmak için elli mesaj yazmış olmak gerekiyor.

  • Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için!

  • Yemek için zaman ayırın!

  • "Tom'dan bir daha haber aldın mı?" "O benim için ölü. Bir daha onun adını anma benim yanımda!"

  • Her zaman tüm sözlerimi çevirmede yardımcı olduğun için sana teşekkür ederim, sevgili dostum.

Für übersetzt in weiteren Sprachen:

Quellen:
  1. [Übersetzungen] Wiktionary-Autoren: für. In: Wiktionary – Das freie Wörterbuch, 2023, [online] de.wiktionary.org, CC BY-SA 3.0
  2. [Synonyme] OpenThesaurus-User: für. In: OpenThesaurus – Das freie Wörterbuch für Synonyme, 2023, [online] openthesaurus.de, CC BY-SA 4.0
  3. [Beispielübersetzungen] User-generated content: Satz Nr. 345568, 433668, 1017, 1022, 1062, 139162, 345454, 349979, 350129, 355367, 356649, 361452, 366442, 396421, 396919, 397847, 401984, 405187, 412159, 425467, 443946, 457223, 478115, 501974, 509863, 536441, 545114, 570399, 581232, 587388, 592195, 597271, 610480, 630543, 644034, 682572, 684727, 689795, 696012, 766057, 793004, 843918, 871098, 876527, 878808, 905659, 910400, 915516, 927396, 931221, 941128, 943862, 945142, 967285, 969058, 1009304, 1053153, 1108719, 1152549, 1210881, 1211764, 1316958, 1327630, 1515744, 1518238, 1518791, 1540421, 1566143, 1572796, 1709341, 1709753, 1710010, 1766301, 1793976, 1797165, 1797869, 1798456, 1804363, 1805046, 1805317, 1864894, 1902289, 1903388, 1913537, 1927245, 1948665, 2008809, 2027335, 2084376, 2097614, 2109187, 2112108, 2118744, 2120313, 2124675, 2133520, 2147580, 2166522, 2178773, 2185507, 8909465, 8909429, 8906918, 8906867, 8901405, 8897528, 8896641, 8889008, 8847846, 9574085, 9580289, 9688882, 9698908, 9708799, 9741571, 9790901, 8359537, 8330109, 8093599 & 8079666. In: tatoeba.org, CC BY 2.0 FR