Was heißt »nach­den­ken« auf Türkisch?

Deutsch/Türkische Beispielübersetzungen

Du hast den ganzen Morgen über dieses Problem nachgedacht. Mach eine Pause, geh mittagessen.

Bütün sabah bu problem hakkında düşündün .Bir mola ver; öğle yemeğine git.

Lass mich bitte einfach in Ruhe! Ich will nachdenken.

Lütfen sadece beni yalnız bırak. Düşünmek istiyorum.

Tom wollte über dieses Problem nicht mehr nachdenken.

Tom artık o sorun hakkında düşünmek istemiyordu.

Wenn ich Türkisch sprechen will, muss ich noch viel nachdenken.

Türkçe konuşmak istediğimde, çok düşümek zorundayım.

Wenn ich Türkisch sprechen möchte, muss ich viel nachdenken.

Türkçe konuşmak istediğimde, çok düşünmek zorundayım.

Synonyme

aus­ei­n­an­der­set­zen:

açıklamak

tartışmak

er­wä­gen:

detaylarına kadar incelemek

dikkate almak

düşünüp taşınmak

enine boyuna düşünmek

göz önünde bulundurmak

grü­beln:

kafa yormak

nach­grü­beln:

derinlemesine düşünmek

über­le­gen:

üstün

ver­ar­bei­ten:

hazmetmek

işlemek

sindirmek

yüzleşmek

Türkische Beispielsätze

• Her gün düşünmek zorunda olduğun bir şeyden vazgeçme!

• Tom'un düşünmek için zamanı yoktu.

• Hep seni düşünmek zorundayım.

• Seni sevmek bir hata değildi, ama seninde beni sevdiğini düşünmek bir hataydı.

• Kadınlar hüküm sürseydi dünyanın nasıl bir yer olacağını düşünmek ilginç.