Was heißt »Fo­to« auf Türkisch?

Deutsch/Türkische Beispielübersetzungen

Das ist ein Foto meiner Schwester.

O kız kardeşimin fotoğrafı.

Sie macht gerne Fotos.

Resim çekmekten hoşlanıyor.

Sie zeigten mir viele schöne Fotos.

Bana bir sürü güzel fotoğraflar gösterdiler.

Ich habe fast keine Fotos gemacht.

Neredeyse hiç fotoğraf çekmedim.

Das ist ihr Foto.

Bu onun fotoğrafı.

Ich glaube, dass dieses Foto im Mai aufgenommen worden ist.

Bu fotoğrafın, Mayıs ayında çekildiğini düşünüyorum.

Zu diesen Fotos gibt es nichts zu sagen.

Bu fotoğraflara diyecek söz yok.

Tom zückte sein Mobiltelefon, um ein Foto zu schießen.

Tom bir fotoğraf çekmek için cep telefonunu çıkarıverdi.

Maria schoss ein Foto von ihrer Katze und schickte es Tom.

Mary kedisinin bir resmini çekti ve onu Tom'a gönderdi.

Synonyme

Ab­bil­dung:

figür

ilüstrasyon

resim

Ab­zug:

ateş etme

Auf­nah­me:

başlama

Bild:

resim

Fo­to­gra­fie:

fotoğrafçılık

Türkische Beispielsätze

• Bu fotoğraf makinesi en küçüğü.

• Yanına bir fotoğraf makinesi almayı unutma.

Übergeordnete Begriffe

Auf­nah­me:

başlama