Was heißt »Si­tu­a­ti­on« auf Türkisch?

Deutsch/Türkische Beispielübersetzungen

Er passte sich rasch an die Situation an.

O, duruma hızlı bir şekilde uyum sağladı.

Die Situation ist schlimmer, als ich dachte.

Durum düşündüğümden de kötü.

Die Situation änderte sich im darauffolgenden Jahr.

Durum ertesi yıl değişti.

Ich war einmal in der gleichen Situation, in der ihr jetzt seid, und darum verstehe ich euch gut.

Ben de bir defasında sizin şu an içinde bulunduğunuz durumu yaşamıştım. O yüzden sizi iyi anlıyorum.

Die Situation ist auch nicht so schlimm.

Vaziyet o kadar da kötü değil.

Ich kann nachvollziehen, wie schwierig diese Situation für dich ist.

Bu durumun, senin için ne kadar zor olduğunu anlayabiliyorum.

Ich kann diese Situation nicht mehr ignorieren.

Artık bu durumu göz ardı edemiyorum.

Ich weiß nicht, was ich in dieser Situation täte.

O durumda ne yapardım bilmiyorum.

Zweifle nie an deinem Bauchgefühl! Du bist nicht paranoid! Dein Körper kann schlechte Vibrationen wahrnehmen. Wenn etwas tief in deinem Inneren sagt, dass etwas an einer Person oder Situation nicht richtig ist, dann vertraue darauf!

Hislerinden asla şüphe etme! Sen paranoyak değilsin! Vücudun kötü titreşimleri algılayabilir. Eğer içinde derin bir yerlerde bir ses sana, bir kişi veya durumun yanlış olduğunu söylüyorsa, o zaman o sese güven!

Tom löste die Situation ohne Anwendung von Gewalt.

Tom durumu şiddet kullanmadan çözdü.

Die häusliche Situation wird jeden Tag unerträglicher.

Evdeki durum her geçen gün daha dayanılmaz hale geliyor.

Synonyme

Kon­text:

bağlam

Rah­men:

kadro

şasi

Um­ge­bung:

çevre

cıvar

etraf

Türkische Beispielsätze

• Kıyafetin bu durum için uygun değil.

• İçinde bulunduğumuz şu acınası durum! Yaşamak için sahip olduğumuz sadece kısacık bir an ve biz bunu elimizden geldiğince güçleştirmek için uğraşıyoruz.

• Ama bugün durum farklı.

• Bu durum daha fazla devam edemez ve etmemeli.

• Başka bir durum için onu ayıralım.