Was heißt »Ge­spräch« auf Türkisch?

Deutsch/Türkische Beispielübersetzungen

Tom begriff, dass es schwierig war, das Gespräch fortzuführen.

Tom konuşmaya devam etmenin zor olduğunu fark etti.

Am Freitag hielt mich meine Arbeitskollegin im Gespräch auf, sodass ich die Versammlung versäumte.

Cuma günü meslektaşım beni sohbete tuttu, bu yüzden toplantıyı kaçırdım.

Ich hatte ein sehr anregendes Gespräch mit Tom.

Tom'la çok uyarıcı bir konuşma yaptım.

Vielen Dank für Ihre Hilfe und die freundlichen Gespräche. Ich hoffe, wir sehen uns nächstes Jahr wieder.

Yardımınız ve dostça sohbetleriniz için teşekkür ederim. Umarım gelecek yıl tekrar görüşürüz.

Synonyme

Aus­tausch:

teatî

Be­ra­tung:

danışma

görüşme

müşavere

müzakere

Be­spre­chung:

görüşme

Di­a­log:

diyalog

Dis­kurs:

fikir teatisi

fikir verişmesi

teatii efkâr

Dis­kus­si­on:

görüşme

müzakere

tartışma

In­ter­view:

mülakat

Klatsch:

dedikodu

Kom­mu­ni­ka­ti­on:

haberleşme

iletişim

komünikasyon

Türkische Beispielsätze

• Annenle öyle konuşma!

• Artık onun hakkında konuşma.

• Türkçe konuşma dili ile yazı dili arasında bence büyük bir fark var.

• Öyle konuşma.

• Tom bugün bir konuşma yapıyor.

Übergeordnete Begriffe

Kom­mu­ni­ka­ti­on:

haberleşme

iletişim

komünikasyon

Untergeordnete Begriffe

Wort­ge­fecht:

ağız kavgası

münakaşa